Çırağan Sarayı, günümüzde Beşiktaş ve Ortaköy arasında konumlanmıştır ve 17. yüzyılda “Kazancıoğlu Bahçeleri” olarak anılmaktaydı. 18. yüzyılda ise Beşiktaş kıyılarındaki saraylar ve bahçeler, Lale Devri olarak bilinen ‘Çiçek ve Müzik Aşkı’ döneminin en önemli sembollerinden biri haline gelmiştir. Bu dönem, sadece bir eğlence dönemi değil aynı zamanda bir kültür parlaklığı dönemi olarak da kabul edilir. III. Ahmed’in hükümdarlığı sırasında, buradaki mülk, gözde Vezir-i Azam’ı İbrahim Paşa’ya hediye edilmiş ve ilk yalı, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından eşi Fatma Sultan (III. Ahmed’in kızı) için inşa ettirilmiştir. III. Ahmed, burada “Çırağan Şenlikleri” denilen meş’ale şenliklerini düzenletmiştir ve bu olaylar sonucunda alan, Farsça’da “ışık” anlamına gelen ‘Çırağan’ ismiyle anılmaya başlanmıştır.
1834 yılında Sultan II. Mahmud, bu alanda yeniden yapılandırma kararı almıştır. İlk olarak mevcut yalı yıktırılmış, ardından yapının etrafındaki okul ve cami ortadan kaldırılmış ve mevlevihane yakınındaki bir yalıya nakledilmiştir. Yeni saray için büyük ölçüde ahşap kullanılmış gibi görünse de, esas bölümün temelinde tamamen taş kullanılmıştır. Klasik bir görünüm vermek için 40 adet sütun dikilmiştir.
Abdülmecid, 1857 yılında Sultan II. Mahmud’un yaptırdığı ilk sarayı yıktırmış ve batı mimarisi tarzında bir saray yaptırmayı planlamıştır. Ancak 1863’te vefat ettiğinden ve parasal sıkıntılar yüzünden sarayın yapımı yarım kalmıştır.
Abdülaziz, 1871 yılında yeni Çırağan Sarayı’nın inşaatını tamamlattı. Ancak, batı mimarisi yerine doğu mimarisi tercih edilerek Kuzey Afrika İslam Mimarisi uygulandı. Sarkis Balyan ve Kirkor Narsisyan, müteahhitliği üstlendi ve eski Çırağan Sarayı’nın tahta binası yıkılarak, yeni sarayın taştan temelleri atıldı. Sarayın işlemeli kapılarından biri Vortik Kemhacıyan tarafından yapıldı ve bin altın değerindeydi. Sultan II. Abdülhamid, kapılardan birini Almanya İmparatoru Kayzer II. Wilhelm’e hediye etti. Nadir mermer, porfir ve sedef gibi malzemeler dünyanın her yerinden getirilerek sarayın yapımında kullanıldı. Ancak, sahil inşaatı için 400.000 Osmanlı lirası harcandı ve Çırağan Sarayı 1871’de tamamlanırken 2,5 milyon altın harcandı.
Sultan Abdülaziz, son kez 1876 yılında Çırağan Sarayı’na gelerek bir süre dinlendi. Ancak, halk arasında Beşiktaş Mevlevihanesi’nin yıktırılarak saray arsasına katılması uğursuzluk getireceği söylentileri üzerine, sarayı terk ederek Dolmabahçe Sarayı’na taşındı.
Abdülaziz’in yeğeni V. Murad, 30 Mayıs 1876’da tahta çıktı. Ancak, 31 Ağustos 1876’da akıl sağlığını yitirdiği için tahttan indirildi ve Beşiktaş Lisesi olarak kullanılan Harem binasına nakledildi. 29 Ağustos 1904’te de burada öldü.
14 Kasım 1909’da, Çırağan Sarayı Meclis-i Mebusan Binası olarak kullanılmaya başlandı ve II. Abdülhamid’in büyük sanat koleksiyonundan Rembrandt ve Ayvazovski’nin eserlerine yer verildi.
Ancak, 19 Ocak 1910’da Meclis-i Mebusan Salonu’nun üst bölümünde ve çatı katındaki kalorifer bacasından çıkan bir yangınla saray sadece 5 saat içinde yanarak kül oldu. Sarayda çok değerli antikalar, II. Abdülhamid’in özel koleksiyonu ve V. Murad’ın kütüphanesi de yangında kaybedildi.
I. Dünya Savaşı sonrasında İstanbul işgal altındayken, Çırağan Sarayı harabeleri “Bizo Kışlası” adı altında bir Fransız istihkam kıtası tarafından kullanıldı. 1930 yılında, saray bahçesi Beşiktaş Futbol Kulübü tarafından Şeref Stadyumu adıyla bir futbol sahasına dönüştürüldü ve birçok ağaç kesildi.
Daha sonra, ünlü Türk mimarı Prof. Sedat Hakkı Eldem ve Prof. Bonatz, turistik bir otel yapmak için burada incelemelerde bulundular. Ancak, 1946 yılında sarayın bodrum katında bulunan Mevlevi dervişlerine ait mezarlar, bir istihkam yüzbaşısının altın aramak için yaptığı kazı sırasında tahrip edildi. Aynı yıl içinde saray, bir kanunla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne devredildi.
1987 yılında, Japon Kumagai Gumi ve Türk Yüksel İnşaat şirketleri tarafından otel olarak kullanılmak üzere restore edilmeye başlandı. 1990 yılında otel hizmete açıldı ve 1992 yılında da tarihi saray kapılarını açtı.
Saray daha sonra 20 Nisan 2006’da tamamen yenilendi ve süitleri restore edildi. “Çırağan Sarayı Oteli” uzun süren tasarım ve inşaat çalışmalarının ardından 1990 yılında açıldı ve günümüzde hizmet vermeye devam etmektedir.
Günümüzde Lüks Otel ve Tarihi Saray
Çırağan Sarayı, günümüzde lüks bir otel olarak hizmet vermektedir. Tarihi bir saray olarak restore edilen yapı, 300 odalı bir otel olarak faaliyet göstermektedir. Konuklara yüksek standartlarda hizmet veren otel, birçok farklı hizmet sunmaktadır.
Otelin hizmetleri arasında, 24 saat oda servisi, çamaşırhane, kuru temizleme, araç kiralama, çocuk bakım hizmetleri, güzellik merkezi, spa ve fitness merkezi, toplantı ve etkinlik salonları yer almaktadır. Ayrıca, oteldeki restoranlar ve barlar da konukların keyifli vakit geçirmesi için hizmet vermektedir.
Çırağan Sarayı ayrıca, düğün, nişan, iş toplantısı, davet, kokteyl ve diğer özel etkinlikler için de hizmet sunmaktadır. Sarayın tarihi atmosferi, muhteşem manzarası ve lüks olanakları, özel etkinlikleriniz için unutulmaz bir mekan sunmaktadır.
Sonuç olarak, Çırağan Sarayı günümüzde lüks bir otel olarak hizmet vermektedir. Konuklara birçok farklı hizmet sunulmaktadır ve ayrıca özel etkinlikler için de kullanılabilmektedir. Sarayın tarihi atmosferi, muhteşem manzarası ve lüks olanakları, konaklayanlar için unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.
Çırağan Sarayı Nerede ve Nasıl Gidilir?
Çırağan Sarayı, İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde, Beşiktaş sahil yolunun ortasında yer alan muhteşem bir yapıdır. İstanbul Boğazı’nın muhteşem manzarasına sahip olan Çırağan Sarayı, tarihi ve mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir. Eğer Çırağan Sarayı’nı ziyaret etmek istiyorsanız, aşağıdaki bilgiler size yol gösterecektir.
Nasıl Gidilir?
Çırağan Sarayı’na gitmek oldukça kolaydır. İstanbul’da yaşayanlar veya yakın şehirlerden gelenler için en kolay ulaşım yöntemi, toplu taşıma araçlarıdır. Sarı dolmuşlar, otobüsler ve metro ile Çırağan Sarayı’na kolayca ulaşabilirsiniz. Beşiktaş’tan Saray’a gidebileceğiniz dolmuşlar ve otobüsler bulunmaktadır. Saray’a en yakın metro istasyonu ise 4. Levent’tir. Metro istasyonundan çıktıktan sonra Beşiktaş’a gitmek için birkaç durak yolculuk yapmanız gerekiyor.
Eğer özel aracınızla gidecekseniz, Saray’a Beşiktaş sahil yolundan kolayca ulaşabilirsiniz. Ancak İstanbul’un trafiği yoğun olduğu için özel araçla gitmek yerine toplu taşıma araçlarını tercih etmek daha rahat bir seyahat sağlayabilir.
Nerede?
Çırağan Sarayı, Beşiktaş ilçesi, Çırağan Caddesi No:32 adresinde yer almaktadır. Saray, Beşiktaş sahil yolunun ortasında, Beşiktaş ve Ortaköy arasında yer alır. İstanbul Boğazı’nın Avrupa yakasında yer alan Saray, birçok turistik yere de yakındır. Dolmabahçe Sarayı, Ortaköy Camii ve Galata Kulesi gibi turistik yerlere yakındır.
Kiralık Yatlar İle Çırağan Sarayını Denizden İzleyebilirsiniz
İstanbul’un tarihi semtlerinden biri olan Beşiktaş’ta yer alan Çırağan Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilen muhteşem bir yapıdır. Saray, bugün lüks bir otel olarak hizmet vermektedir ve İstanbul Boğazı’na hakim muhteşem bir manzaraya sahiptir. Eşsiz manzarası ve tarihi dokusuyla, turistlerin en gözde ziyaret noktalarından biridir.
Çırağan Sarayı’nı yakından görmek isteyenler için, İstanbul’da yat kiralama hizmetleri sunan birçok firma bulunmaktadır. Bu hizmetler sayesinde, boğazın sularında keyifli bir yolculuk yaparken, Çırağan Sarayı’nın büyüleyici manzarasını izleyebilirsiniz.
Yat kiralama hizmetleri, sevdiklerinizle keyifli bir gün geçirmenin yanı sıra, aynı zamanda romantik bir gezi yapmak isteyen çiftler için de ideal bir seçenektir. İstanbul Boğazı’nda gün batımını izlemek, Çırağan Sarayı’nın muhteşem manzarası eşliğinde romantik bir akşam yemeği yemek, unutulmaz bir deneyim olacaktır.
Yat kiralama hizmetleriyle Çırağan Sarayı’nı keşfetmek için önceden rezervasyon yaptırmanız gerekmektedir. Firmalar, çeşitli paketler sunarak müşterilerinin ihtiyaçlarına göre özelleştirilebilen seçenekler sunmaktadır. Böylece, uygun fiyatlarla ve kaliteli hizmetlerle unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Yazımıza Yorum Katın